-->

Yirminci Yüzyılın En Büyük 10 Dansçısı

Reklam
yirminci yüzyılın en büyük 10 dansçısı

Dans sanatı, herkesin anlayabildiği evrensel bir beden dilini kullanan benzersiz bir ifade biçimidir. Bu liste, yirminci yüzyılın en büyük 10 dansçısını içeriyor; ünleri, popülerlikleri ve dünyadaki etkileri göz önüne alınarak sıralandı.

10) Vaclav Nijinski

vaclav nijinski

Vaclav Nijinski, Polonyalı balet.

Tomasz Niżyński ve Eleonora Bereda'nın çocuğu olarak dünyaya gelen Nijinski, ebeveynleri gibi bale ile ilgilenir. 1908'de Sankt-Peterburg İmparatorluk Dans Akademisi'nde eğitimine başlayan Nijinski, yüksek sıçrama gücüyle dikkat çeker.

Sergei Djagilew 1909'da Paris'te Ballets Russes'ì kurduğunda Nijinski ve Anna Pavlova başrolleri paylaştılar. 1913'te Macar balerin Romola de Pulszky'e aşık oldu ve evlendi.

1916'da Kuzey Amerika'daki bir turnede psikolojik bir hastalığın ilk belirtileri görülür. 1919'da ağır bir sinir krizinden sonra şizofreni teşhisi konulur ve Nijinski bundan sonraki hayatını psikiyatri kliniklerinde geçirir. 1950'de Londra'da ölen Nijinski üç yıl sonra Paris'e gömülür.

9) Martha Graham

martha graham

Martha Graham, Amerikalı dansçı.

1913 - 1916 yılları arasında Los Angeles'ta öğrenim gördükten sonra Denishawn Okuluna girdi. Bu sıralarda Denishawn Okulu Dans Grubu müzik yönetmeni olan Louis Horst ile çalışmalara katıldı. Genç yaşına rağmen birçok kültürü tanıma fırsatı bulan Martha Graham bu kültürleri danslarına yansıtarak büyük bir beğeni topladı. Çalışmalarının ilk ürünlerini ilk önce New York'ta bulunan bir tiyatroda sergilemeye başladı.

Martha Graham dış mekanları danslarına o anlık kıvraklığı ile danslarını ve mekanları çok iyi birleştiren bir dansçıydı. Danslarındaki nefes alışverişlerini dansın içerisinde geçiş noktalarına yerleştirmesini çok iyi yaparken izleyenleri danslarında olduğu gibi soluksuz izliyordu. Birçok yeteneği bir arada bulunduran Martha Graham ismini Amerika'ya genç yaşta duyurmayı bildi.

ABD'nin birçok kentinde dans gösterileri sergiledi. Dans gösterileri kapalı gişe oynayan sanatçı belli bir süre dansa ara verse de hem hayranlarından gelen yoğun istek hem de dansa olan bağlılığı Martha Graham’ı tekrar sahnelere çekti. 97 yıl yaşadı.

8) Josephine Baker

josephine baker

Josephine Baker, 1920'lerde Paris'te fırtınalar estiren ve Siyah Amerikan kültürünün güzellik ve canlılığının simgesi haline gelen kadın dansçı ve şarkıcı. Genç yaşta dansçı oldu ve 16 yaşında Philadelphialı bir dans grubuyla turneye çıktı.1923'te Boston'daki bir gösteriye figüran olarak katıldıktan sonra, New York'a giderek Broadway'de Chocolate Dandies (Çikolata Züppeler) gösterisinde ve Harlem Plantation Club'da varyeteye çıkarak ün kazanmaya başladı. 1925'te Paris'e gitti. Théâtre des Champs-Élysées'de La Revue négre 'de (Siyah Revü) dans etti ve Fransa'ya le jazz hot 'u (sıcak caz) tanıttı. Meslek yaşamını Paris'te sürdüren Baker, 1937'de Fransız vatandaşlığına geçti.Profesyonel olarak ilk kez 1930'da şarkı söyledi. 1934'te şarkıcı olarak sinemada göründü ve bir komik operada başrolü oynadı. 2. Dünya Savaşı öncesi birkaç filmde rol aldı.

7) Gene Kelly

gene kelly

Eugene Curran "Gene" Kelly, Gene Kelly ismiyle tanınan oyuncu en çok enerjik ve atletik danslarıyla biliniyordu.

23 Ağustos 1912'de Pittsburgh'da doğdu. Pittsburgh Üniversitesi'nde iktisat öğrenimi gördü. Çeşitli işlerde çalıştıktan sonra 1938'de Broadway'de bir oyunun korosunda görev aldı. Kısa sürede koreograf ve oyuncu olarak başarı kazandı. 1942'de Judy Garland'la birlikte oynadığı For Me and My Gal (İkimiz için) filmiyle sinemaya geçti. Geliştirdiği dans üslubuyla parladı ve ünlü dansçı Fred Astaire'in tek önemli rakibi olarak görüldü. 1951'de oyuncu, şarkıcı, dansçı ve yönetmen olarak çok yönlü başarısı ve koreografi sanatına katkılarından ötürü özel bir Oscar ile ödüllendirildi.

Astaire'in zarif dansına karşılık Kelly, daha sert hareketli, geniş alana yayılan, atletik beceriye dayalı hızlı bir tarz geliştirmiş, Amerikan müzikaline canlılık kazandırmıştır. Kısık ve yumuşak sesi, küçük yaşından beri geliştirdiği dans tekniği, koreografideki yaratıcılığı ve rahat oyunu başarısının temelini oluşturmuştur.

6) Sylvie Guillem

sylvie guillem

Sylvie Guillem, 25 Şubat 1965'te Paris'te doğdu. Guillem çok küçükken, bir jimnastik öğretmeni olan annesinin gözetimi altında jimnastik eğitimi almaya başladı. Daha sonra, Paris Opéra Bale Okul müdürünün dikkatini çekti ve 11 yaşında 1977 yılında kuruma kabul edildi. Guillem, Londra'daki Kraliyet Balesi'nde ana konuk sanatçı olmadan önce 1984'ten 1989'a kadar Paris Opera Balesi'nde en üst düzey kadın dansçıydı.

5) Michael Jackson

michael jackson

Michael Joseph Jackson, "Pop'un Kralı" olarak tanınan Afro-Amerikalı şarkıcı, müzisyen, besteci, söz yazarı ve dansçı.

Tamamen kendine ait dans tarzı ile, dansa yeni bir soluk getirmiş, herkesi etkilemiş, dünyaca ünlü R&B müzisyenlerin danslarında Michael Jackson figürleri görmek klasik hale gelmiştir, R&B kliplerindeki birçok dans hareketinin orijini Michael Jackson'a aittir, dünyanın en iyi dansçılarından biri olarak gösterilir.

4) Joaquín Cortés

joaquin cortes

Joaquín Pedraja Reyes "Joaquín Cortés", Çingene asıllı İspanyol klasik eğitim almış balet, flamenko dansçısı ve aktör.

Joaquín Cortés, 12 Şubat 1969 tarihinde Cordoba’da doğdu. Balet ve flamenko dansçısı olan Cortes, çok genç yaşlarda dansa olan ilgisini gösterdi. 1981 yılında ailesiyle Madrid’e taşındıktan sonra dansla daha çok ilgilendi ve özel dans dersleri aldı. Cortes, henüz 12 yaşındayken amcasının teşviki ile dans etmeye başlamıştı. Kısa sürede “Ballet Nacionalla” üyesi oldu ve 3 sene sonra bu grup ile tüm dünyayı gezdi.

Bağımsızlığına kavuştuğunda Maya Plisetskaya, Silvie Guillem ve Peter Schauffuss gibi isimlerle görüştükten sonra 1984 yılında İspanya’nın en prestijli ulusal balet şirketine kabul edildi. “Ulusal İspanya Balet” ismiyle yeniden tüm dünyayı gezdi. New York’daki “The Cosmopolitan Opera House” ve Moskova’daki Kremlin Sarayı gibi önemli sahnelerinde dans ederek kendini geliştirdi ve üst düzey bir dansçı haline geldi.

3) Fred Astaire ve Ginger Rogers

fred astaire ve ginger rogers

Fred Astaire ve Ginger Rogers, Amerikalı dansçı, koreograf, şarkıcı ve oyuncudurlar. 1993 yılında, Flying down to Rio adlı filmde birlikte bir dans ikilisi oluışturdular. Beraber, Silindir Şapka (1935), Dans Vakti (1936), Carefree (1938) gibi birçok filmde büyük başarı kazandılar.

2) Mikhail Baryshnikov

mikhail baryshnikov

Mikhail Nikolaevich Baryshnikov, "Misha" olarak da çağırılmaktadır. Rus asıllı Amerikalı balet, koreograf ve aktör. Vaslav Nijinsky ve Rudolf Nureyev gibi büyük baletlerle birlikte anılmaktadır. Leningrad'da Kirov Balesi'nde parlak bir kariyer başlangıcı yapmasına rağmen, 1974 yılında, sanatını icra ve geliştirme konusunda daha fazla imkan sahibi olacağını düşündüğü için, Batı'ya, Kanada'ya iltica etti. Bağımsız olarak çeşitli gruplarla çalıştıktan sonra, New York Balesi'ne baş balet olarak katıldı. Burada George Balanchine'in geliştirdiği dans stilini öğrendi. Akabinde, daha sonra sanat yönetmeni olarak çalışacağı, American Ballet Theatre'da dans etti.

Baryshnikov, kendine ait pek çok projenin hayata geçirilmisine önayak oldu. Özellikle modern dansla ilgili çalışmalara destek verdi ve bunlardan çoğu kendine ait olan bir düzene kadar projenin sahnelenmesine yardımcı oldu. Sahnedeki üstün performasının yanı sıra, sinema ve televizyon çalışmaları, geniş kitleler tarafından tanınmasına yol açtı. Çağdaş bale sanatının en önde gelen simalarından biri haline geldi. 1977'de The Turning Point isimli filmdeki "Yuri Kopeikine" rolüyle, "en iyi yardımcı erkek oyuncu Oscar'ına ve Altın Küre ödülüne aday gösterildi. Ayrıca Sex and the city isimli ABD yapımı dizinin, son sezonunda rol aldı.

1) Rudolf Nureyev

rudolf nureyev

Rudolf Hamit oğlu Nuriyev, SSCB'li balet (1961'de iltica etti ve 1982'de Avusturya vatandaşı oldu).

Uzun sıçramaları ve hızlı dönüşleri Vaclav Nijinski'nin efsaneleşmiş gösterilerine benzetilmiş, SSCB'den ayrılmasından sonra Margot Fonteyn'in gözde partneri ve büyüklü küçüklü birçok bale topluluğunun konuk sanatçısı olarak ünlenmiştir. Tatar asıllıdır.

Bale çalışmalarına 11 yaşında başladı. 17 yaşında girdiği Leningrad Koreografi Okulunda çok başarılı bir öğrenci oldu. Komsomola (Genç Komünistler Birliği) girmeyi reddetti. 1958'deki mezuniyetinden sonra Leningrad Kirov Balesi'nde solocu oldu ve bu balenin gezici topluluğunda başrollere çıktı. Haziran 1961'de Kirov Balesi ile birlikte Paris'e gittiğinde Fransa'dan sığınma hakkı istedi. SSCB'yi terk ettikten sonra, ilk kez ABD'de seyirci karşısına çıktı. Aynı yıl sürekli konuk sanatçı olarak Londra'da İngiliz Kraliyet Balesi'ne katıldı.

Nureyev Giselle 'deki Albrecht, Marguerite and Armand 'daki Armand ve Kuğu Gölü ndeki Prens Siegfried gibi rollerle Margot Fonteyn'e eşlik etti. Koreograf olarak erkek dansçıyı öne çıkaran bir Kuğu Gölü düzenlemesi yaptı. 1977'de Londra Festival Balesinin sahnelediği Prokofiev'in Romeo ve Juliette 'inin ve 1978'de Paris Opera Balesinin sahnelediği Manfred in koreografisini yaptı. 1980'de Berlin Balesi için Fındıkkıran ı sahneye koydu. Ertesi yıl La Scala'da sahnelediği Kuğu Gölü düzenlemesinde Lady Capulet rolünü Dame Margot Fonteyn üstlendi.

Yeteneklerini modern repertuvarlarda da gösteren Nureyev, Martha Grahamın, Murray Louisin ve Paul Taylorın yapıtlarında dans etti. 1975'te Martha Graham'ın onun için yarattığı Lucifer (iblis) rolünde, 1978'de de Murray Louis'in onun için yaptığı koreografiyle ABD'de ilk kez sahnelenen Canarsie Venus ve Vivace 'de sahneye çıktı.

Nureyev 1973'te Robert Helpmannla birlikte Don Quijoteden (Don Kişot) uyarlanan bir bale filmini yönetti. 1977'de Valentino filmiyle sinemada ilk oyunculuk denemesini yaptı.

1982'de Avusturya uyruğuna geçen Nureyev, 1983-89 arasında Paris Opera Balesi'nin dans yönetmenliğini yaptı. Kasım 1989'da, Batı'ya sığındığından beri ilk kez SSCB'de, Kirov Balesi'yle dans etti. Nureyev yıllarca mücadele ettiği AIDS hastalığının yol açtığı kalp yetmezliği sonucu Paris'te öldü. Ölümünden birkaç ay önce kendisine Legion d'honneur nişanı verildi.

Reklam